İlginç Zumbaralı: İsmet Özün Güven

Ekim 27, 2011

İsmet Abla ile bu konuşmaya başlarken ses kayıt cihazı sorun çıkardı. Ben İsmet Abla’yı bekletmekten mahcup bir şekilde kusura bakma İsmet Abla deyip sorunu nasıl halledeceğimi düşünürken İsmet Abla sen hiç merak etme deyip bir kağıt kalem istedi. Döndüğümde bir de baktım o arada masanın üzerinde  duran bilgisayar kılıfının provasını çıkarmış bile. Bu kısıtlı zamanı bile hemen bu şekilde değerlendiren İsmet Abla, geçenlerde bahçıvanlık sertifikasını aldı, kendisi Zumbara’da da en çok servis değişimi yapmış kişilerden. Her konuştuğumuzda bize yaptığı farklı birşeylerden bahsediyor, Zumbara ile ilgili fikirleri bize hep ilham veriyor, artık her etkinlikte gözümüz onu arıyor. O da sağolsun bizi hiç yalnız bırakmıyor. İsmet Abla’yı siz de daha yakından tanıyın istedik.

 

 

 

 

 

İsmet Abla bize biraz kendinden bahseder misin?

Emekli öğretmenim, yıllarca çocuklarla çalıştım. Kendim de öğrenmeyi seven bir insanım. Öğrenmeyi ve öğrendiklerimi paylaşmayı, el işlerini, okumayı, toprakla uğraşmayı seviyorum. Bir bahçe yapma planım var. Bunu gerçekleştirmek için uğraşıyorum. Kıyafetlerimi kendim dikiyorum, bu yüzden dikiş makinam sürekli açık. Dikiş dikiyorum. Makinem devamlı açık. Öğrendiklerimi hayatıma uygulamaya dikkat ediyorum. Bunun için öğrendiklerimi olduğu gibi kullanmak yerine kendimleştiriyorum. Uyguladığım alanda da yerelleştiriyorum.

Kendimleştirmek derken?
Mesela bir kitap okuyorsunuz. Birşey öğreniyorsunuz kitaptan değil mi? O kitaptan aldığınız bilgiyi eski bilgilerinizle ve değerlerinizle harmanladığınızda size uygun hale geliyor. Sonra
da onu uyguladığınız alana, ortama göre yerelleştiriyorsunuz.


Peki Zumbarayla nasıl tanıştın?
Filiz Telek’in Sürdürülebilir Yaşam blogundan öğrendim. Öğrenir öğrenmez takas şenliğine geldim. Hemen dikkatimi çekti çünkü takasla ilgileniyordum. Ekonomik krizden dolayı Türkiye’deki barterları araştırmaya başlamıştım. Bunları okurken kıstas para olmayacaksa ne olmalı diye düşünürken Zumbarayla karşılaştım. Zaten, birşeylerle ilgilenmeye başlayınca o şey sizin önünüze çıkıyor. Zamanda eşitlenmek önemli, zaman her insanda eşit bir değer, 1 saatte belirli bir nefes alıyor insan.

Bu nedenle mi Zumbara’yı kullanıyorsun?
Zumbara’yı öğrenmek tutkum için kullanıyorum. Parasız neler öğrenebileceğimi deneyimliyorum. Sizleri tanımama neden oluyor. Aylık etkinlerde görmediğim yerleri görüyorum. Bir de mesela yaptığın işi para kazanmak için yapmakla severek yapmak arasında 10 kat hizmet farkı var. Mesela senin elektrikçi dükkanın var diyelim. O işi severek yapmıyorsan, yaptığın işte birçok pürüz çıkıyor. Ben mesela elektrik işini severek yapan birinden hizmet almayı tercih ederim. Severek yapılan işlerden gerçekten güzel şeyler çıkıyor.

Zumbaradaki arz ve taleplerin neler?
Dikiş en çok sevdiğim ve en çok yaptığım şey. Dikiş dikmek, örgü örmek üzerine arzlarım var. Dikiş makinasının kullanımı, tıbbi bikiler bahçesinin il dışından gelenlere gezdirilmesi arzlarım var. Uzun bir süredir şifa ile ilgileniyorum. Bu ara zerolimit hoo pono pono diye bir şifalanma sistemi üzerine okuyorum. Haitili bir doktor bir yöntem buluyor kendine, o yöntemle hastalarını iyileştiriyor. Bununla ilgili bir arz gireyim, talep edersen öğretirim. Arz olarak koymayı düşünüyorum zaten, yenileyeceğim arzlarımı.

Bize yaptığın servis değişimlerinden bahseder misin?
İlk önce Ayşegül’den zumbaranın nasıl kullanılacağı ile ilgili uygulamalı bilgi aldım. Begüm Erenler ve Ebru Vural’a Zeytinburnu tıbbi bitkiler bahçesini gezdirdim. Sözleştiğimiz saatte çok yağmur yağıyordu ancak biz hiç bozmadık, yağmurun altında yine de gezdik. Daha sonra Cihan’dan  internetten satış ile ilgili detaylı bilgi aldım. Cihan bana mutlaka bir Facebook sayfası açmam gerektiğini, açmadan olmayacağını söyledi. Servis değişimini Ocak ayında yapmıştık, ben Şubat ayında sayfamı açtım. Cihan internetten satış için bu kanalı kullanmamı, yaptığım ürünleri Facebook sayfasında tanıtmamı önermişti, yavaş yavaş ilerliyorum.

Diğer bir servis değişimim de İlknur Urkun ile. İlknur Hanım permakültür gruplarına çeviri yapıyordu, ben de dil bilmediğim için onun çevirilerinden çok yararlanıyordum. Bu çevirilere bir katkım olsun diye kendisine zamanda değişim yapalım, siz benim adıma bir çeviri yapın ben size zaman ödeyeyim şeklinde bir teklifte bulundum. Çevirilerden faydalanmış olduğum için bir karşılık olur diye düşündüm. İlknur Hanım çeviriyi yaptı,  İsmet Özün Güven bu çeviri karşılığında zaman ödemiştir şeklinde de permakültür platformuna koydu. Şimdi vakti olduğunda doğal tarım için bir çeviri yapmasını isteyeceğim. O zaten bu işi severek yapıyor, ben de çorbada tuzum olsun istiyorum.

Bir de, permakültürle ilgilendiğimden beri her yaptığım şeyin 3 ihtiyacı karşılaması gerektiği prensibine dikkat ediyorum. “Yaptığınız şeylerin etkilediği şeyler” yaratırsanız hayatınızda o şey daha değerli oluyor. Mesela bu çeviri için ben zaman verdim, o yazıyı çok iyi hatırlıyorum. İlknur Hanım çeviriden faydalanmış oldu, Zumbaranın adı duyulmuş oldu, platform da yazı kazanmış oldu.

Servis değişimlerinden aklında kalan bize anlatmak istediğin bir anın var mı?
Ayşegül bana zumbarayı anlattığı servis değişimde bana demişti ki: “Şimdi annemi daha iyi anlıyorum.” Oğlumdan birşeyler öğrenmeye çalışırken o beni birçok şeyi biliyor kabul ediyor. Biz hata yaparız diye teknolojiye biraz korkuyla yaklaşıyoruz, iyice öğrenelim ondan sonra diyoruz, Ayşegül’ün öyle demesi çok hoşuma gitmişti.

Zumbara’da hangi servisi görmek istersin?
Masa tenisi grubu olsa iyi olur. Tabi oynayacak  yer. Oynamak için yer bulamıyorum.

Sence zamanımızı etkili kullanmak için ne yapmamız lazım?
Bu konuda benim de sorunum var. Şu aralar “İş Bitirici” ve “ Hayatı ve Zamanı Yönetmenin 10 Doğal Yasası” isimli kitapları okuyorum. Onlardan kendime uygun bir formül çıkarmaya çalışıyorum. Okuyorum, öğreniyorum, planlıyorum ama hayata geçirmedikten sonra bir anlamı yok. Öz disiplin önemli. 2,5 yıldır televizyon izlemiyorum.

Zumbarayı bir cümleyle nasıl anlatırsın?
İnsanların zamanda eşitlendiğini düşünüyorum. Yaşı, mesleği, bilgi birikimi ne olursa olsun tüm insanlar zamanda eşitleniyor.. Bir saatte aldığın nefes sayısı belli senin de benim de ve o zamanda bir değişim yapıyorsunuz. İnsanları zamanda eşitleyen, arz ve taleplerini düşündüren, paylaşımda bulunmalarını sağlayan sosyal bir yapı.

İnsanların ne yaptığını görmek seni iyi hissettiriyor?
Sorumluluk sahibi insanları gördükçe mutlu oluyorum.

Zumbarada ne yapacağını bilmeyen birisine ne önerirsin?
Günlük hayatlarında severek yaptıkları şeylerden başlasınlar. Hergün yaptığı ve yaparken mutlu olduğu birşey mutlaka vardır. Mutlaka hergün severek yaptıkları birşeyler vardır. Çok uçuk çok özel birşey olmasını istiyor insanlar, o yüzden zorlanıyor olabilirler.

İsmet abla seninle her karşılaştığımızda yaptığın başka birşeyleri duyuyorum. Bu kadar çok şey yapacak enerjiyi nereden buluyorsun?
Ben 50 + 6  yaşındayım. 50 yılın tecrübesi,birikimi ve 6 yaş çocuğunun coşkusu var. Çocuk tarafımı beslemeye çalışıyorum. Bazen garip karşılanabiliyor ama ben bunu korumaya çalışıyorum. 50 yaşıma geldiğimde bazı kararlar aldım, bu kararları uygulamaya çalışıyorum. Öğrenmeyi sevdiğim için, öğrenmek istediğim şeylere zaman ayırıyorum. Zumbaranın okuma yazma bile bilmeyen insanlar arasında yaygınlaştığını düşünsenize. Ben sizin aranıza girerek birçok şey öğreniyorum, internete giriyorum. Keşke bu şekilde yerel gruplar oluşturulabilse.


8 Responses to “İlginç Zumbaralı: İsmet Özün Güven”

  1. Umut Acar Says:

    İsmet anne, bütün bir jenerasyonu cebinden çıkarır 🙂

  2. ilknur Says:

    ilk fırsatta doğal tarımla ilgili bir çeviri yapıcam sizin için, ben de dikiş dikmeyi öğrenmek için deliriyorum ama istanbulda değilim ki 😦 bu sorunu aşmak için yaratıcı bir çözüm bulmalıyım…

  3. Aşçı Fok Says:

    🙂 Şimdilik sadece izleyebiliyorum, umarım birgün ben de zumbarayı hakkıyla paylaşabilirim. Sevgilerimle…

    • İsmet Özün G. Says:

      Arada sitenize bakıyorum.Bence hemen arz ve taleplerinizi girin.Zumbarada aktif bir paylaşımcı olmanız dileğiyle…..

  4. Berceste Says:

    Ismet hanim cok ama cok degerli bir insan. Sevgi dolu, paylasimci, insan gibi insan tanimina uyan, hanim olmayi degerince hak eden… Ogrenecegimiz cok sey var kendisinden. Hayata dair, bildiklerine dair. Ilk Permablitz’imizde tam saatinde, yanimizda Ismet hanim vardi. Gul budamayi, bitkileri saksidan topraga nasil gecirecegimizi, nasil dikecegimizi Ismet hanimdan ogrendik. ZTBB’ni daha onceden gezmeme ragmen, onunla birlikte gezmek cok daha baskaydi. Ismet hanim’in tum dileklerinin gerceklesmesi ve hep bizlerle olmasi temennisi ile…


Berceste için bir cevap yazın Cevabı iptal et